HOŞGELDİNİZZZZZEHR@

hepsüslüydüm...SÜSLÜ BLOGA HOŞGELDİNİZZZzehr@





25 Ocak 2009 Pazar

Antep'e Gittim :))


Yaşasın tatil, ana ocağına gittim arkadaşlarım..
Sizi çok özleyeceğim,
Antep'ten ne istersiniz? On beş gün sonra görüşmek üzere inşallah, sevgiyle kalın.....

Zehr@

20 Ocak 2009 Salı

Otantik Takı-Buram Buram Anadolu



Etnik mi, otantik mi bilmem ama ben bu takıyı yaparken;
Anadolu'nun yemyeşil bir köyünün, şırıl şırıl akan bir deresinden, toprak testiyle evine su taşıyan al yanaklı Emine'nin hayallerini, umutlarını, sevdiğine hasretini düşledim...Ortaya bu çıktı...

Eskileri sevdiğimi biliyorsunuz artık. Bu takı için bir arkadaşımın ( Şehnazcığım çok teşekkürler) eski bir buluzunun yakasını kullandım..
Bu takı beni metropolden alıp Anadolu'ya götürdü.......Siz de yanımda mısınız?

Zehr@

17 Ocak 2009 Cumartesi

Dantelin Asaleti



Uzun zamandır takı yapmamıştım..
Danteli çok severim..Takılarımda dantel kullanmayı da seviyorum..
Bu takıyı canım kardeşim tatlıhayat-Gülyüz'e yaptım , çok beğendi..Bakalım siz beğenecek misiniz?
Malzemelerimiz;


Dantel, stras taş, kristal kesme boncuk, timsah, iğne -iplik..
İstediğiniz gibi tasarlayıp, malzemeleri dantelin üstüne dikiveriyorsunuz...hepsi bu :)

10 Ocak 2009 Cumartesi

Annemi Özledim...

Bu sabah çok özledim,
Daha uyanmadan özlemiştim;
Her zaman olduğu gibi erkenden kalkıp, bizi mis gibi kahve kokusuyla uyandırmasını özledim,
Bizleri daha çok görebilmek için babamın acık yüksek sesle konuşup bizi uyandırmasını özledim,
Anne kokusunu özledim,
Yanımda olmasını istedim,
Mis gibi anne kokusunu içime çekmek istedim,
Bunu sadece kendim için değil annesi yanında olan ve annesi çookk uzaklarda olanlar için yapmak istedim..
Bu sabah,
Koca bir bebek olup şımarmak istedim, dizlerine yatıp naif elleriyle saçımı okşamasını istedim..
Bu yazıyı yazarken ağlamamak istedim..
Kahvemi kendim yaptım..

Bana geldiklerinde ikisinin de çok severek oturdukları köşeye oturdum..
Teknolojiden yararlandım,
Üçümüz birlikte içtik kahvemi :)
Seslerini duyunca özlemim biraz sakinleşti...
Önce annemle konuştum, babam sabırsızlandı,
Sıranın kendisine gelmesi için..yine acık yüksek sesle'' Ne diyor bakalım ( Ay dede kızım) diye seslendi....
Bu yaşa gelseniz bile babanızın size böyle bir sıfatla seslenmesi özleminizi biraz daha pekiştirmez de ne yapar?
Aşure pişiriyormuş annem bugün..
Cevizini ben kırmak istedim,
Pekmezini ben koymak istedim,
O nun da hala bana güvenmeyip kendisinin koymasını gülümseyerek izlemek istedim..
Babamın ikide bir mutfağa girip'' daha pişmedi mi aşure?'' deyip sabırsızlanmasına karşılık kocaman bir öpücükle mutfaktan kovmak istedim...
Bütün bunların yerine mışıl mışıl uyuyan oğlumun odasına gidip sessiz ama çok sıcak bir öpücük kondurdum..
Oğlum beni yanındaykan bile özlemesin diye....
Aşure...
Ne kadar da hayatı anlatan, hayatın özeti bir tatlı..
Bir tutam tuz, bir tutam baharat, şeker, pekmez, fasulye, nohut, incir, kayısı, ceviz, fıstık vs
Bir tutam özlem, bir tutam güven, bir tutam aşk, bir tutam gülücük, şeker yerine de bir kucak sevgi...
Evet bu sabah annemi çok özledim,
Bu sabah babamı çok özledim,
Eğer sizinkiler yakınınızdaysa,
Bugün benim için onları ziyaret edin, yanaklarından öpün, hatta birlikte aşure pişirin..
Sizinle dertleşince biraz rahatladım..Peki neden hala ağlıyorum?

1 Ocak 2009 Perşembe

BUGÜN BLOGUMUN BİRİNCİ DOĞUM GÜNÜ

(Süslü Boğa, doğum günün kutlu olsun)
Tam bir yıl önce bugün aranıza katılmıştım..
Önceleri epey acemilikler yaşamıştım fakat ilerleyen günlerde hızlı bir blogcu oldum arkadaşlar....:))

Gelelim blogculuğun bana yararlarına;
  • Yazmayı ne çok sevdiğimi farkettim,
  • Eee biraz güzel de yazdığımı farkettim,
  • Yazmak için bir sürü bahanem olduğunu farkettim,
  • İnsanların birbirini görmeden de arkadaş olabileceğini,
  • Hatta bu arkadaşlar için hastalıklarında çok üzüleceğimi ,
  • Sevinçlerine ortak olabileceğimi,
  • Bloglarına uzun süre ara verdiklerinde onlar için endişelendiğimi farkettim.....
  • Kendim de yeni yazılar yazmak için kendimi sorumlu hissettim....
  • Yaptığım cicilere övgü dolu yorumlar yazıldıkça yenilerini yapmak için heyecanlandım,
  • Blogları gezdikçe, yapılanları gördükçe ve yabancı bloglardaki yapılanlarla karşılaştırınca,
  • Türk kadının ne kadar becerikli, sevgi dolu ve azimli olduğunu farkettim..
  • Bloglarımızın gerekçe gösterilmeden nedensiz yere kapatıldığı gün bu işi ne kadar çok sevdiğimi ve elimden alınırsa ne kadar çok üzüleceğimi fark ettim :(
KISACA BEN BU BLOG İŞİNİ ÇOK SEVDİM ARKADAŞLARIM..
Bir yıl boyunca beni yanlız bırakmayan tüm ziyaretçilerime sonsuz teşekkürler.....

Hadi bakalım sıra sizde, blogunuzu neden seviyorsunuz?
Tek tek gelip bakacağım bloklarınıza...
Görcem bak hepiniz yazacaksınız ona göre..Zayıf veririm vallahi, performans notunuz düşük gelir karneye...